Ana içeriğe atla

Farkın Farkındalığı (disleksi)



   Ordu ili Altınordu ilçesi tüm anaokulları ve ilkokulları öğrenci ile ailelerini kapsayan, Özel Öğrenme Güçlüğü (Disleksi) olan öğrencilerin ötekileştirilmelerini önlemek ve onların sosyal yaşamlarını düzenlemek amacıyla hazırlanan projenin temel hedefi, anaokullarında ve ilkokullarda öğretim gören öğrencilerden Özel Öğrenme Güçlüğü olan öğrencilerin tespit edilerek onların toplumsal yaşama katılmalarını sağlamaktır.

  Erken tanı ve müdahale her sorunda olduğu gibi disleksi durumunda da çok önemlidir. Yapılan araştırmalar sonucunda disleksinin ortaya çıkışı ilköğretime başlayınca anlaşılır. Fakat okul öncesi dönemde(özellikle anaokullarında) bireylere belirli uygulamalar yapılarak erken tanı yapılabilir. Bu çocukların özellikle diğer çocuklarından “Hiperaktif” olmaları ayırt edici özelliktir. Hiperaktif olunması nedeniyle Disleksi sorunu olan çocuklar genellikle hiperaktivite sorunu olan çocuklar ile karıştırılmaktadır.

  Hiperaktivite bir öğrenme bozukluğu değil, öğrenmeyi bozan bir davranış sorunudur. Bir başka deyişle, hiperaktivite davranış sorunları olabilen bir "huy" özelliğidir. Disleksi ise tamamen öğrenme güçlüğüne dayanmaktadır. Disleksi ve hiperaktivite olan çocuk dersi dinlemekte zorlanır, ödev yapmak istemez ve sınıf içinde derse katılım yapmak istemez. Bu proje iki sorun arasındaki ayrımı derinlemesine inceleme yaparak ortaya koyacaktır. Ayrıca bu araştırma ile veli ve öğretmenlere uygulanacak anket ile birlikte disleksi olan öğrencilerin ortaya çıkarılması ve sosyal yaşamlarının düzenlenmesinin yanı sıra;

- Görsel algılama için ayırt etme faaliyetleri. hafıza oyunları

- İşitsel algılama için çeşitli aktiviteler

- Özel öğrenme güçlüğü ile devamlılık gösteren benlik saygısı, sosyal beceriler ve davranışsal sorunlar için bireysel/grup terapisi

- Özgüven kazanması ve sosyal faaliyetler içinde bulunmasına yardımcı olacak aktiviteler amaçlanmaktadır.

  Projenin tamamlanmasıyla birlikle amaçlanan hedeflere ulaşılmaya çalışılacaktır. Böylelikle özel öğrenme güçlüğü olan öğrencilerin aile, sınıf ve toplumun diğer kesimlerinde dışlanmalarını önlemek için yardımcı olunacağı düşünülmektedir.

           Disleksi ve Hiperaktivite’nin Benzer ve Farklı Yönleri

Benzer Yönler

- Her ikisinde de okuma ve yazına sorunları olabilir

- Her ikisinde de harflerin tanınması gecikme gösterebilir

- Her ikisinde de görme ve işitsel ayırt ediciliği zayıf olabilir

- Her ikisinde de dikkat sorunları yaşanabilmektedir . Her ikisinde de sözel ve sayısal sorunlar gözükebilir

Farklı Yönler

- Disleksi olan çocuklar benzer harfleri okuma ve yazma da birbirine benzeyen şekillerde hatalar yaparlar. Hiperaktivite de ise çocuklar birbirine benzemeyen hatalar yapar

- Disleksi olan çocuklar okuma ve yazmada hiperaktivite olan çocuklardan daha yavaştır. Okumada da yazmada olduğu gibi benzer hata yapan disleksi olan çocukların aksine hiperaktivite olan çocuklar okumada da birbirinden farklı hatalar yapar

- Disleksi olan çocuklar işittikleri harfleri sürekli birbirini takip eden hatalar ile yazar iken hiperaktivitede çocuklar birbirine benzemeyen hatalar yaparlar buna rağmen çoğu zaman doğru olarak yazmaktadırlar.

                        Projenin Özgün Değeri 

Sosyal yaşam ve özel öğrenme güçlüğü üzerine birçok proje yapılmıştır. Özel öğrenme güçlüğü ile ilgili okul müdürlerine ve öğretmenlerine seminerler düzenlenmiştir. Fakat bu çalışmalar tek düzelikten öteye geçememiş ayrıca öğrenciler üzerine teori kısmında bilgiler verilmiştir. Gerçek anlamda özel öğrenme güçlüğü olan öğrencilerin sosyal yaşamlarındaki sıkıntılara çözümler ve uygulamalar yapılmamıştır. Bu proje ortaya sunmuş olduğu model, sorduğu soru ve amaçlar ile birlikte ortaya koyduğu teorik destek haricinde Fiili destek ile birlikte özgün bir projedir. Projenin oluşturacağı özgün değerler şunlardır;

-Proje okullarda öğretmenler ve aileler ile birlikte yapılacak olan görüşmeler ile birlikte öğrencilerin arasında özel öğrenme güçlüğü olan öğrencilerin tespiti yapılacaktır.

-Öğretmenleri “Disleksi“ hakkında bilgilendirerek bu sorunla karşılaşan öğrencilerin toplumsallaşma sorunlarını önlemeye çalışılacaktır.

-Öğrenme güçlüğüne eşlik eden öz saygı ve öz güven kazanımına profesyonel destek. Öğrenme güçlüğü çeken öğrencilerin toplumsallaşabilmesi için özgün eğitimler verilecektir.

-Geri bildiren, farkına vardıran, düzelttiren bir yaklaşımla çocuğun hatasını fark edip düzeltmesine fırsat tanımak.

Proje Kapsamında Özel Öğrenme Güçlüğü Olan Öğrencilere Uygulanacak Olanlar

* Okuduğunu anlamak ve anlamayı artırmak için kendi kendini sorgulamayı öğretmek Çocuğa büyük gelen projeleri küçük ve bitirilmesi kolay parçalara bölerek anlaşılması kolay hale getirmek

* Görsel algılamayı yükseltecek aktiviteler

* İşitsel algılamayı yükseltecek aktiviteler

* Yaşamını belirli bir düzenlemeler ile bir düzen oluşturarak yaşamında düzen oluşturmak

* Ödev ve yaşantısında kullanacakları bilgiler ile ilgili pekiştirmeler yapmak

* Toplumsallaşmasını sağlamak için toplum içinde özellikle derslerde katılımını artırmak için aktiviteler

* Herhangi bir eyleme geçmeden önce düşünmesini sağlayacak düzenlemeler

* Ebeveyn bilgilendirmesi ile sadece kurumsal değil yaşamsal alanda da eğitimsel bir olgu oluşturmak. Sadece çocuğa değil ebeveynlere de danışmanlık yapmak

* Yetersiz ve sorunlu olan becerileri geliştirici özel eğitim programı hazırlamak ve hedefleri belirlemek

* Periyodik olarak dcğcrlcndirmelcrdc bulunarak, devam eden sorunları tespit edip bu sorunlar için yeni programlar hazırlayıp yeni hedefler belirlemek

* Özgüven ve özsaygı gelişimini desteklemek ve sosyal faaliyetlere yönlendirmek

    PSK. Eren Ersoy

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ÇOCUKLARDA ALTINA KAÇIRMANIN PSİKOLOJİK NEDENLERİ

  Çocukların 5 yaş öncesine kadar idrar kaçırmaları fizyolojik bir durum olarak değerlendirilip normal kabul ediliyor. Daha büyük yaşlarda gece ve gündüz ortaya çıkan çiş ve kaka kaçırmaların altında psikolojik sorunlar bulunabilir.      Alt ıslatma sorunu ile çocuğun duygusal dünyası arasında bir bağ vardır. Uykuda idrar kaçırma çocuğun duygularını sözlü olarak ifade edememesinin dışa vurumudur. Ailesinden yeterince ilgi ve sevgi göremeyen çocuk altını ıslatarak ilgi, alaka beklediğini göstermiş olur. Aşırı ilgi sonucunda da alt ıslatmayla birlikte çocukta tırnak yeme, parmak emme, bebeksi hareketler ve konuşmalar gözlemlenebilir. Aile içinde huzursuzluk, eşler arasındaki tartışmalar, anneye aşırı bağımlı olma, ailenin koruyucu tutumu da hastalığın oluşmasındaki nedenlerdendir. Bazen çocuğu okulda etkileyen bir durum, arkadaşlarıyla yaşadığı problemler, öğretmeni ile ya da akademik başarısında ortaya çıkan olumsuzluklar çocukta geceleri idrar kaçırmanın başlama...

BOŞANMA SÜRECİNİN ÇOCUKLAR ÜZERİNDEKİ PSİKO-SOSYAL ETKİLERİ

İ nsano ğ lunun var olmasından günümüze kadar "aile" kavramı, her zaman ilgi çekmi ş tir. Aile; evlenme, kan ya da evlât edinme ba ğ larıyla birbirine ba ğ lanmı ş , aynı evi ve geliri payla ş an, birbirleri ile devamlı ili ş ki ve etkile ş im altında olan, karı-koca, ana-baba, kız-o ğ ul, kız karde ş -erkek karde ş gibi sosyal ili ş kileri olan insanların olu ş turdu ğ u bir birliktir (A ğ demir, 1991). Geçen yüzyılda, toplumu, ataerkil yapıdaki geni ş aileler olu ş tururken, günümüzde, büyük ölçüde çekirdek ve parçalanmı ş ailelerden olu ş an bir toplum haline dönü ş me gözlenmektedir (Öztürk, 2006). Geni ş aileden çekirdek aileye, hatta tek bireye do ğ ru aile yapısı de ğ i ş mektedir (Gün, 2006: 10). Ailenin temelini olu ş turan evlilik bir kurum olarak kar ş ımıza çıkmaktadır. Her kurum gibi evliliklerde zaman zaman aksaklıklar ya ş anabilir ve bu aksaklıkların giderilememesi noktasında ise bo ş anmalar görülebilir. Bo ş a...